*Bu metin Superpool tarafından yayınlanan “İstanbul Okumaları: Şehirde Oyun” adlı kitapta yer alan Macera Oyun Alanları makalesinden alıntılanmıştır.
Makalenin devamında incelenen Nothing Hill Macera Oyun Alanı ve Lenox-Camden Oyun Alanı örnekleri, ikinci ve üçüncü kısım olarak ayrıca yayınlanacaktır.
1920-1930 yılları arasında peyzaj mimarı olarak çalışan Lady Allen of Hurtwood, 1930 yılında Peyzaj Mimarları Enstitüsü’ne (Büyük Britanya) ilk üye olarak kabul edildi. Kendini çocuk sağlığı ve hakları konusuna adayan Lady Allen’ın mücadelesi, 1948 yılında Çocuk Yasası’nın kabul edilmesiyle meyvesini verdi. Çocuk yuvası, erken çocukluk eğitimi, çocuk filmleri konularında faaliyet gösteren kurumlarda aktif rol aldı. İkinci Dünya Savaşı sırasında bombalanan alanlardaki hurdaların çocukların oynayabileceği şekilde dönüştürülmesi konusunda çalıştı. Savaşın ardından Avrupa ve Orta Doğu’da UNICEF’in irtibat yetkilisi olarak çalıştı. Oyun alanları üzerine yazılar yazdı. Macera oyun alanları üzerine yazdığı kitabı Planning for Play (1968), düşüncenin dünyaya yayılmasını sağladı.
Başarılı bir macera oyun alanının sırrı,
devamlı gelişim içinde olmasındadır,
hiçbir zaman tamamlanmaz, gelişimi hiç bitmez.
Birçok çocuk için bir çok şey olabilen
bir tür “boş arazi”dir.
Jack Lambert, Lider **
Macera oyun alanları, her yaştaki çocuğun kendi oyun fikirlerini geliştirebileceği yerlerdir. Gençlerin çoğu, arada sırada yersiz eleştiri veya kınamaya maruz kalmadan, gerçek araç gereçlerle çalışarak toprak, ateş, su veya tahtayla bir şeyler denemek için derin bir ihtiyaç hisseder. Bu oyun alanlarında, onların serbestçe hesaplanmış bir risk alma tutkuları kabul görür, hoşgörülü ve müşfik bir rehberlik denetiminde tadı çıkarılır.
Asfalt denizi üzerine çakılmış sabit ekipmanla donatılan eski usul oyun alanlarının pek yakında geçmişin kalıntıları arasına katılacağı ümit edilmektedir. Artık onların ömürleri dolmuştur, çünkü çocuklar esnekliği olmayan demir eşyadan kısa sürede sıkılmaktadır. Genel oyun tanımlaması içinde hareketsiz nesnelerin de yeri vardır, ancak tek başlarına yeterli değillerdir. Oyun alanı tasarımcıları demir eşyalardan vazgeçip, aynı hareketsizlikte kütükler, tırmanma çerçeveleri ve soyut şekilli pahalı oyun heykellerini tercih etmeye başladıklarında, doğru yönde ufak bir adım atmışlardı. Fakat bunlar da çocukların ilgisini devam ettirmeyi başaramadığından, beton tekneler, çekme motorları, kamyonlar ve bozuk arabalar gibi unsurlardan medet umuldu. Fakat çocuklar kısa zamanda bu yeniliklerden de bıkıp ilgilileri çileden çıkararak, sokaklardaki daha heyecanlı oyunlarına döndüler veya boş alanlarda daha yaratıcı eğlenceler keşfetmeye koyuldular. Buralarda buldukları nesneleri istedikleri gibi sağa sola götürüyor, eski tuğla ve tahtalarla evler yapıyor, (polisler bakmadığında) ateş yakabiliyor, hendeklerdeki çamurlu sulara akacak yollar, havuzlar yapıp oynuyorlardı. Bugünlerde böyle kıymetli boş arsalar giderek azalıyor, dereler lağımların içine saklanıyor, tepecikler ve tümsekler düzlenip betonun altına gömülüyor, ağaçlar ise artık tırmanmak için değil.
Macera oyun alanıyla ilgili ilham, 1943 yılında Alman işgali sırasında açılan Emdrup oyun alanıyla Danimarka’dan gelmişti. Ünlü peyzaj mimarı Profesör C.Th. Sørensen Kopenhag’da birçok güzel oyun alanı tasarlamış olmasına rağmen, çocukların hurda alanlarında ve şantiyelerde oynamayı tercih ettiğine dikkat etmiş, sağı solu karıştırıp buldukları atıklarla kendi oyunlarını geliştirmelerinden etkilenmişti. Büyük bir anlayış ve cesaretle, Kopenhag dışındaki yeni bir toplu konut projesinde Emdrup hurda oyun alanını kurdu. Anlayışlı bir lider bulma konusunda ilk andan itibaren hem kendisi hem de çocuklar çok şanslıydı. Eğitimli bir anaokulu öğretmeni olan John Bertelsen aynı zamanda eski bir denizciydi, dolayısıyla bu denemeyi başarıya götürecek insandı. Bu başlangıçla Emdrup, bütün dünyaya ilham verdi.
1947 yılındaki bir yazısında Profesör Sørensen fikirlerini şöyle vurguluyordu:
Bir macera oyun alanı kurulması düşünülüyorsa, çocukların fazlaca denetim ve organizasyona tabi tutulmasına karşı bir uyarıda bulunmak yerine olacaktır. Bence çocuklar mümkün olduğu kadar serbest ve kendi başlarına bırakılmalıdırlar. Tabii ki bir miktar denetim ve yönlendirme gerekecektir. Ancak, çocukların hayatlarına ve faaliyetlerine müdahale ederken çok dikkatli olmak gerektiğine kalpten inanıyorum. Macera oyun alanının amacı, kentteki çocuklara, kırsalda yaşayan çocukların sahip olduğu oyun olanaklarının zengin bir alternatifini sunmak olmalıdır.
Danimarka’daki Skrammellegepladsen ile İsviçre’deki Robinson oyun alanları ve Birleşik Krallık ve başka ülkelerdeki macera oyun alanlarının hepsi Emdrup’tan türemiştir. Buna rağmen, hurda oyun alanlarının hepsi bulundukları ülkeye, yerlerinin doğasına, çocukların isteklerine, liderin hayal gücüne ve eldeki paranın miktarına bağlı olarak birbirinden çok farklıdır. Gelgelelim hepsinin paylaştığı amaç, çocukların özgür ve serbest bir atmosferde, şekillendirebilecek malzemelerle istedikleri gibi oynamalarını sağlamaktır.

Birleşik Krallık’taki macera oyun alanlarının neredeyse hepsi müstakil ebeveyn grupları ve en yakın çevreden gelen diğer katılımcılar tarafından başlatılmış ve onlar tarafından yürütülmektedir. Bu oyun alanların çoğu geliştirilmeyi bekleyen boş arsalarda olduğundan, beş ile on yıl arasında kısa devrelerle kiralanırlar. Hepsi başarılı olamamış, çoğu zaman finansal destek yetmediğinden, bazıları kira devresinin sonuna kadar bile yaşayamamıştır.
**Metnin yazıldığı dönemde “Play Leader” olarak geçen kavram yıllar içerisinde, macera oyun alanları deneyimiyle “Play Worker” yani “Oyun İşçisi” olarak evrilmiştir. Bu çeviride orijinal metne sadık kalınarak Lider şeklinde kullanılacaktır.
Başarılı bir macera oyun alanının sırrı, liderin nitelik ve tecrübesinde yatmaktadır. Bu işi üstlenen kimsenin, çocukların kendi girişimleri için gereken ortamı yaratan ve onlarla bir liderden çok, daha büyük bir arkadaş veya rehber öğretmen gibi ilişki kurabilen olgun bir kişiliğe sahip olması gerekir. Bu görev için kullanılacak unvan ya da kelimeyi tam olarak bulmuş sayılmayız. Müfettiş sıfatı akla disiplini getirir, gençlik lideri başka işler için eğitilmiştir, muhafız fazlasıyla otoriteyi çağrıştırır. Doğru kişi için tek tanım olmadığı gibi, İngiltere’de bu işin henüz tam zamanlı eğitimi de yoktur. Ancak, farklı ve beklenmedik çevrelerden gelen bazı kimselerin, titizlik isteyen bu işe duyarlılıkla sarılabildikleri görülmüştür. Daha başarılı olanlar arasında aktörleri, marangozları, sıhhi tesisatçıları, bir gece bekçisini, ve de engelli ve ruhsal bozukluğu olan çocuklar konusunda tecrübeli bir emekçiyi sayabiliriz. Macera oyun alanının alışılmamış durumuna eğitimli gençlik liderleri veya okul öğretmenlerinin ender uyum sağlayabildiğini görüyoruz. Belki de onların başlamadan önce akıllarından çıkarmaları gereken çok fazla şey vardır.
Çocuklar güvendikleri kimselerin her türlü insani niteliğine şahit olmaktan hoşlanırlar; değişen ruh halleri onları perişan etmez. Çocukların, tıpkı iyi bir ebeveyn gibi, liderin de onları hiçbir zaman hayal kırıklığına uğratmayacağını, ne tür bir belaya bulaşmış olurlarsa olsunlar, onlara arka çıkacağını şüpheye yer bırakmayacak şekilde ve kesin olarak bilmeleri gerekir.
Bu işi yapacak kişi sıcak tabiatlı ve anlayışlı olmalı. Bilhassa pek sevilmeyen, okulda başarılı olamayan, şu veya bu sebepten sosyal grubundan kopuk çocuklara gösterilecek anlayış çok önemlidir, çünkü yaşamlarında özlediklerini macera oyun alanında bulacak olanlar bu gruptaki çocuklardır. Arada sırada keskin bir azarla kendisinin de insan olduğunu hatırlatsa bile bir lider, sonsuz sabır gösteren, ve her şeyden önemlisi, dostça ve kınamayan bir tutum içinde olmalı. Çocuklar güvendikleri kimselerin her türlü insani niteliğine şahit olmaktan hoşlanırlar; değişen ruh halleri onları perişan etmez. Çocukların, tıpkı iyi bir ebeveyn gibi, liderin de onları hiçbir zaman hayal kırıklığına uğratmayacağını, ne tür bir belaya bulaşmış olurlarsa olsunlar, onlara arka çıkacağını şüpheye yer bırakmayacak şekilde ve kesin olarak bilmeleri gerekir.
Bir macera oyun alanının başarılı lideri, çocukların kendilerine has yöntemlerle bir şeyler yapıp yaratacaklarına dair olumlu yaklaşım içinde olduklarına güvenir ve birbirleriyle iyi ilişkiler kurabilecek yeteneğe sahip olduklarını düşünür. Oyun veya topluca yapılan eylemler için “takım” kurma, “nasıl oyun oynanacağını” gösterme veya onların fiziksel gelişimi gibi konularla daha az ilgilenir. Diğer taraftan, kontrolden çıkmakta olan bir durum karşısında veya çocuklar geçici anlaşmazlıklarını kendi aralarında çözemediklerinde hakem vazifesini üstlenir. Olayların ilerisinde olup, gelişmekte olan projeler için ne gibi malzeme ve araçların gerekeceğini önceden kestirebilmeli, ve o an ne gibi bir eyleme ihtiyaç olduğunu, tartışıp desteklemeye hazır olmalıdır. Her şeyden önemlisi, bir grubu veya tek bir çocuğu bile gerçekten sevindirmiş olan herhangi bir çabayı övmeye hazır olduğu gibi, yapılan iş terk edilip, hiçbir zaman tamamlanmadığında da hayal kırıklığını göstermemelidir.
Lider oyun alanına gönüllü çalışacak insan çekmeyi iş edinmelidir. Onlar, müzik, tiyatro, resim, maket yapımı veya marangozluk gibi özel becerileri buraya taşıyabilirler. Lider, ebeveynler ve sosyal hizmetlerin farklı bölümleriyle olumlu ilişkiler kurma fırsatlarını değerlendirerek, zor durumlarda çocuklara bu şekilde de yardımcı olabilir.
Genelde liderlerin tecrübeden başka bir özelliği yoktur. En iyileri paha biçilmez insanlardır.

Komite
Lider, idari işlerin çoğunu yüklenen anlayışlı bir komite tarafından desteklenmelidir. Yeterli fon bulmak, yerel ilgiyi geliştirmek, tanıtımı organize etmek komitenin görevlerinden bazılarıdır. Ana amaçları, ihtiyacı olduğunda lidere destek olmaktır, ancak işine lüzumundan fazla karışmamaları gerekir. Bir lider komite tarafından iş başına getirildikten sonra, bir gazetenin editörü gibi, görevini kendi başına yürütebileceğine güvenilmelidir. Birçok macera oyun alanının başarısızlığı, bazen komitenin fazla denetimci olup lideri “yönlendirmeleri”nden, bazen de öncülük hevesiyle başlayıp, sonradan kaçınılmaz bir kriz sırasında lideri destekleyememiş olmalarından kaynaklanır. Komite ile lider arasındaki ilişki, zamanla gelişip kuvvetlenen karşılıklı güvene dayanır. İlk başlarda iki tarafta da sabır gerekir; komitenin işi de liderinki kadar zor, ancak farklıdır.
Belki de başkalarına yardım etmek için gösterilen samimi çaba, gerçek olgunluğun belirtisidir. Gençlerle ve gençler için çalışan herkesin amacı da budur.
Çeşitli fırsatlar
Bir macera oyun alanının esnek atmosferinde, geliştirilip keyfine varılacak faaliyetlerin çeşidi sonsuzdur. Kimi geçici olabileceği gibi, diğerleri de kalıcı unsurlar halini alabilir. Bazı oyun alanlarında mahalledeki yaşlılar için haftada veya ayda bir partiler yapılır. Kekler alanda pişirilip eğlenceler düzenlenirken, bir yandan da sivil bilincin gelişmesine önayak olunur. Basit operalar hazırlanıp temsil edilmiş, dergiler derlenip basılmıştır. Atık kütük ve odunlar kullanıma hazır boyda kesilip emekli yaşlıların evlerine ücretsiz olarak dağıtılmıştır. Bahçeler ekilip alınan ürün ve çiçekler hasta dostlara veya komşulara verilmiştir. Bazen daha büyük çocuklar gruplar oluşturarak yaşlıların odalarını süslemeye veya temizlemeye gitmiş, onlar da dış dünyadan gördükleri bu ilgiden çok mutlu olmuşlardır. Bazen resim sergileri de düzenlenmiştir. Bütün bu etkinlikler ve daha başkaları, gençlere içinde yaşadıkları topluma ait olduklarını hissettirir ve başkaları için değerli bir şeyler yapmanın mutluluğunu yaşatır. Birçok macera oyun alanı kamp tatilleri veya kırsala hafta sonu gezileri düzenler; bazıları da yurtdışına seyahatler yapar. Daha büyük çocuklardan biri kendi macera oyun alanının filmini yapmış, ancak sonuçtan tatmin olmamıştı. “Bir şeyler kaçırdım”, demişti. “Galiba buradaki bölge halkını kaçırdım.” Önemli bir noktaya değinmişti, çünkü oyun alanı ruhu olan bir varlıktır; ve bu ruh farklı yaşların, kişiliklerin, uğraşların meydana getirdiği olağanüstü karışımın içindedir. Macera oyun alanındaki çocuklar burada sağlıklı bir özgüvene kavuşabilirler, çünkü her birinin başarılı olabildiği bir konu her zaman bulunur. Zengin oyun olanakları sayesinde giderek gelişirler, oyun alanını sahiplenirler, kendilerinden küçük çocuklara ve oyun alanı dışındaki insanlara karşı sorumluluk duyguları artar. Belki de başkalarına yardım etmek için gösterilen samimi çaba, gerçek olgunluğun belirtisidir. Gençlerle ve gençler için çalışan herkesin amacı da budur.

Alan ve kullanımı
Macera oyun alanları çocukların kendileri tarafından ihtiyaçlarına göre şekillenir. Ancak bazı temel unsurların ya komite, ya yerel yönetimler veya her ikisi tarafından karşılanması gerekmektedir. Muhtemelen oyun alanının şekli ve büyüklüğü konusunda pek bir seçenek bulunmaz. Arazinin şekli önem taşımamakla beraber, bir dönümden küçük olan yerler fazla küçük olduğu gibi, altı dönümden büyük olanlar da denetim ve bakım açısından sorun çıkarabilmektedir. Müsait alanların çoğu düzlüktür, ancak tepecikler yapılarak bu değiştirilebilir. Karanlık akşamlarda veya kötü havalarda bütün çocukları alabilecek büyüklükte bir oyun evi veya çadır bulunması gerekir. Kapalı alan faaliyetleri için mümkün olduğu kadar geniş bir oyun sahasından başka burada, kız ve erkek çocuklar ile çalışanlar için tuvaletler, lider için bir ofis ve malzemelerin depolanabileceği geniş bir oda daha gerekir ve bu mekanlar aydınlık ve iyi ısıtılmış olmalıdır. Kapalı bir veranda kullanım olanaklarına epey katkıda bulunacaktır.
Oyun alanının kapatılması konusunda farklı görüşler var; parmaklık, tuğla duvar veya tel örgülerle kapatılmalı mı, yoksa yoldan geçenlerin meraklı bakışlarına açık mı bırakılmalı? Çocuklar ve gençler, herkesin gözü önünde değil, kendi dünyalarında çalışıp oynamayı tercih ederler. Alanı tümüyle kapatan bir duvar, çocukların neden böyle bir karmaşayı sevdiklerini anlamakta zorlanan ve bu dağınıklığı gözden uzak tutmayı tercih eden yetişkinlerin de rahatsızlığını azaltır. Oyun alanı çevrelenirse, yetişkinler sadece yakılan ateşlerin kıvrılarak yükselen dumanlarını görecek, kızartılan sosislerin ve patateslerin nefis kokusunu alacaklardır. Böyle bir bariyer aynı zamanda oradan yükselen gürültüyü de engelleyecektir. Emdrup’ta oyun alanı, çevresinden 2 metre kadar çukurda yapılmış, etrafı da dikenli çalılarla kaplı bir tümsekle çevrelenmiştir. Macera oyun alanının yoldan geçen yetişkinlerin (ve polislerin) bakışlarına açık olmasını tercih edenler, böylelikle geceleri oyun alanında istenmeyen durumların da önleneceğine inanmaktadır.
Macera oyun alanlarının serbest, müsamahakar atmosferi ve çocuklara kendilerini ifade etmek için sunduğu zengin seçeneklerin başka bir olumlu yönü de, mekan ve tesislerinin yoğun olarak kullanılabilmesidir.
Macera oyun alanlarındaki çocuklar yaptıkları işlere o kadar dalıp, öyle meşgul ve mutlu olurlar ki, sigorta şirketleri beklenmedik bir anlayış göstererek, tüm olayı sağlıklı olarak kabul etmektedir. Bir liderin bulunmasından da memnun olduklarından, çok makul şartlar uygularlar.
1966-1967 yıllarında Büyük Britanya’da yoldan çıkmış bir çocuğu ıslah evinde barındırma masrafının haftada 20 pound olduğunu hatırlamak iyi olacak. Oyun alanlarımızdaki olanakları zengin ve ilginç hale getirerek, yılda bir çocuğu suç batağından kurtarır, liderin de maaşını çıkarmış oluruz. Sokak kazalarının halka verdiği zarar da küçümsenemez. Yılda sadece bir çocuğu böyle acıklı bir kazadan kurtarabilirsek yine bir liderin maaşı karşılanmış olur.
Lider ve yardımcılarının yılın her gününde oyun alanında bulunmalarını bekleyemeyiz. Bu nedenle alanın belirli bölümlerini her zaman açık bırakmak akıllıca olacaktır, böylece liderin yokluğunda çocuklar kendilerini dışlanmış hissetmezler. Örneğin, sert zeminli top oynama bölümünü çocuklar istedikleri zaman kullanabilmelidir. Aynı şey küçükler ve annelerine ayrılmış olan bölüm için de geçerlidir. Bu ikinci bölüm, ağaç ve çimeni, oturma yerleri ve masaları olan rahat bir bahçe olarak düşünülmelidir. Hoş ve bakımlı bir oturma alanı yaratmak için özen gösterildiği açıkça belirgin olduğunda, buralarda kırıp dökme veya kötüye kullanma yaşanmadığı tecrübeyle sabittir. Her zaman derli toplu ve bakımlı olduğu sürece, böyle bir bahçeye çocuklar da mahalle sakinleri gibi saygı gösterecektir. Herhangi bir ihmal belirtisi, tahribata davetiye çıkaracaktır.
Macera oyun alanlarının serbest, müsamahakar atmosferi ve çocuklara kendilerini ifade etmek için sunduğu zengin seçeneklerin başka bir olumlu yönü de, mekan ve tesislerinin yoğun olarak kullanılabilmesidir. Örneğin, okul çocukları gündüz okullarındayken, okulöncesi oyun grupları için sabahları ve öğleden sonraları refakatçı denetiminde programlar düzenlenmektedir. Bu da, genelde çocuklarına güvenli bir şekilde oynayabilecekleri yer bulmakta zorlanan ebeveynleri mutlu etmektedir.
Oyun alanları bayramlarda ve cumartesi günleri sabah 9’dan akşam 8’e kadar açıktır. Okul zamanında ise, öğle tatillerinde ve saat 4 ile 8 arasında okullu çocuklar tarafından yaz kış kullanılmaktadır.
Macera oyun alanlarındaki gençlerin –özellikle yaşları ilerledikçe– kendi topluluklarına duydukları tipik bağlılık henüz tamamen çözülememiş bir sorundur. On beş yaşını geçen çocukların bazıları, zevk ve eğlencelerini başka yerlerde denemek üzere ayrılmak gerektiğini kabul etmekte zorlanmaktadır. Bağları o kadar kuvvetli olabiliyor ki, bir keresinde bu gençlerin müşterek faaliyetlerini kendi başlarına devam ettirebilmeleri amacıyla, oyun alanında onlar için özel bir bölüm inşa etmek gerekmişti. Bir başka oyun alanındaki hoş bir kapalı tesis ise, bir orkestra kurup müzik yapmak veya judo gibi yeteneklerini geliştirmek isteyen gençlere 20.00-22.00 saatleri arasında ufak bir ücret karşılığında kiralanmaktadır. Tesise iyi bakacaklarına ve düzgün davranacaklarına güvenildiğini görünce, onlar da şaşırtıcı derecede sorumluluk sahibi olabilmektedir.
Görüldüğü gibi, macera oyun alanları iki yaşından yirmi ve hatta üstündeki çocuklara hizmet verebilmekte, sabah dokuzdan akşam ona kadar kullanılmaktadır. Macera oyun alanları, geniş yaş skalası ve yaz kış tüm yıl boyunca, uzun saatler hizmet vermeleri bakımından tüm diğer oyun alanlarından çok farklıdır.
Çocuklar ve gençler, herkesin gözü önünde değil, kendi dünyalarında çalışıp oynamayı tercih ederler. Alanı tümüyle kapatan bir duvar, çocukların neden böyle bir karmaşayı sevdiklerini anlamakta zorlanan ve bu dağınıklığı gözden uzak tutmayı tercih eden yetişkinlerin de rahatsızlığını azaltır.
Macera oyun alanlarına karşı duyulan başlıca önyargı, daha önce de bahsettiğimiz gibi, dağınık olmalarıdır; ancak bu durum dış dünyadan saklanabilmektedir. Bir diğer olumsuz yaklaşım da, kazalara yol açacakları kanısıdır ki, bu iddia dikkatle irdelenmelidir. Oyun alanları genellikle engebeli, kullanılan aletler güçlü ve ölümcül olmaya müsaittir. Çocukların inşa ettiği tırmanma strüktürleri lider tarafından denenmiş olsa bile, derme çatma ve tehlikeli görünürler; yakılan ateşler tehlike olarak algılanabilir; her yaştan birçok çocuk beraberce veya tek başına bir şeyler yaparken veya oynarken, bazen kontrolden çıktıkları düşünülebilir. Ancak, Birleşik Krallık’taki on yıllık varlıkları süresince, macera oyun alanlarında ufak tefek yara bereler dışında hiçbir ciddi olay yaşanmamış, hiçbir ebeveyn şikayette bulunmamıştır. Aslında çocukların yaptığı her şey tehlikeye açıktır. Onlar trafiğin geçtiği sokaklarda oynarken, birçok ölümcül kaza gerçekleşmektedir. Bazen de geleneksel oyun alanlarında sıkıldıklarından, sabit malzemenin üzerinde yaptıkları tehlikeli işlerle çok ciddi kazalar meydana gelir.
Gönüllü kuruluşlar ve yerel yönetimler
Macera oyun alanlarını kurmak kimin sorumluluğu olmalı? Onların bakım ve denetimini kim yapmalı, fon bulmak kimin görevi olmalı?
Eğer herhangi bir hizmet alanında yeterli macera oyun alanı olacaksa, mutlaka yerel yönetimlerin finansman ve yer bulma konularında büyük sorumluluk alması gerekecektir. Diğer taraftan, kurallar, anlaşmazlık kaygıları vb. konularla uğraşma mecburiyeti olduğundan, denetimi bizzat üstenmekten doğacak sorunlarla baş edebilecek esnekliği gösteremeyebilirler. Gönüllü kuruluşların öncülük ederek, bir ihtiyacı ortaya çıkarmaları, ve mümkünse o ihtiyacın nasıl karşılanabileceğine işaret etmeleri gerekli olacak gibi görünmektedir.
Bir macera oyun alanını yaratmanın en büyük zorluklarından biri, kuruluş maliyetini (inşaat, parmaklık, ısıtma, drenaj vb.) karşılayacak miktarı ve ondan sonra da alanın bakımı için gereken parayı bulmaktır. Danimarka’da 1 Nisan 1965 tarihinde yürürlüğe giren Çocuklara ve Gençlere Yardım Kanunu ile soruna bir çözüm getirilmiştir. Buna göre, çocuklar, okul çağındaki gençler ve daha büyükler için olan kurumlara verilen yıllık bağışların %45’i devletten, %35’i yerel yönetimlerden gelmektedir. Geri kalan %20’nin de gönüllü kuruluşlar tarafından karşılanması çok zor olmamaktadır. Bakım giderlerinden başka, kira ve ipotekli kredilerin faiz ödemeleri de karşılanmakta, 4/7’si devlet, 3/7’si yerel yönetimlerce üstlenilmektedir.
Macera oyun alanlarının doğası gereği, belki de idari işlerin ve oyun alanı bakımının gönüllü kuruluşun sorumluluğunda olduğu, yerel yönetimin de sermaye maliyetiyle işletme giderlerinin en az %85’ini karşıladığı bir ortaklık en iyi çözüm olacaktır. Böyle bir işbirliği için, hem gerektiğinde yerel yönetime danışmanlık yapacak hem de oyun alanlarının iyi yönetilmesini sağlayacak bilgi ve tecrübeye sahip, ulusal veya hiç olmazsa bölgesel bir gönüllü kuruluş gerekmektedir. Böyle bir organizasyonun olağanüstü örneği İsviçre’deki Pro Juventute’tur.
2. Kısım- Nothing Hill Macera Oyun Alanı, Londra buradan.
3. Kısım – Lenox – Camden Oyun Alanı Massachusetts, ABD şuradan.
Daha fazla Lady Allen of Hurtwood için Buraya ve şuraya.